Yanlış 7 diyet algısı

yanlış 7 diyet algısı büşra güneş

Gelişen zaman şartları içerisinde hayat düzenimizde birçok şey değişmiştir. Bunlardan biri de beslenme düzenimizdir.

Tarım ve hayvancılığın gelişmesi, katkı maddelerinin kullanılması, fast-food kültürünün yaygınlaşmasıyla dünyada ve Türkiye’de şişman olmak zenginlere özgü olmaktan çıkmıştır. Buna bağlı olarak bireyler dış görünüşlerinden rahatsız olup obeziteyle mücadeleye başladı. Günümüzde artan obezitenin farkında olan devletlerde bu işe el atmak durumunda kaldı.

Örneğin; Türkiye Obezite Araştırma derneğinin verilerine göre bu sayı Türkiye’de 5 milyar civarındadır.

Her ülkenin olduğu gibi Türkiye’nin de yaygın ve kalıplaşmış bir beslenme düzeni vardır. Bu da çeşitli diyet algılarının oluşmasına sebep olur.

Bu diyet algılarını şu şekilde sıralayabiliriz.

1. Algı: “Diyetin anlamını zayıflamak olarak görmek”

Diyet kelime anlamıyla sağlıklı beslenmek için uygulanan düzen demektir. Yani diyeti hastalıkların tedavisinde, zayıflamak, kilo almak ve genel vücut dengesini korumak amaçlı uygulamak mümkündür.

2. Algı: “Diyeti kısıtlama olarak görmek”

‘’sevdiğim bütün yiyecekler yasak’’ Aslında öyle değil ; önemli olan porsiyon kontrolüdür. Yasaklarla aç kalarak değil, tok olup şişkin olmadan da diyet yapılır.

3. Algı: “Ekmeği günah keçisi yapmak”

Oysa ekmeksiz diyet olmaz. Bizler yemekleri ekmeğin yanına katık olarak gören bir toplumken bu ekmeksiz diyetin sürdürülebilir olması mümkün mü? Hele ki ekmeğin karbonhidrat ihtiyacımızı, B vitamini ihtiyacımızı en masum şekilde karşıladığını biliyorsak.

4. Algı: “Mucizevi şok diyetler, zayıflama ilaçlarını kurtarıcı olarak görmek”

Hızlı bir şekilde kilo vermek isteyenlerin en çok başvurduğu yollardır. Bu amacı bir yerde yerine getiriyor olsalar bile yanında sebep olduğu organ bozuklukları ölümle bile sonuçlanabilmektedir.

5. Algı: “Yeşil çayı diyetin olmazsa olmazı görmek”

Yeşil çayın düzenli kullanımda metabolizma hızlandırıcı etkisi olduğunu biliyoruz. Ancak hiçbir besinin tek başına zayıflamaya etkisi olmadığını bilmemiz gerekir.

6. Algı: “Başkasına ait diyeti uygulamak”

Diyet herkesin yaşına, boyuna , kilosuna ve metabolizma durumuna göre kişisel olarak diyetisyenler tarafından planlanır. Yani diyet kişiye özeldir.

7. Algı: “Sporu sadece zayıflama aracı olarak görmek”

Belli bir süre mümkün olan en fazla spor yapılıp sonrasında spor bırakılır. Sonuçta verilen kilolar fazlasıyla geri alınır. Oysaki önemli olan düzenli fiziksel aktiviteyi yaşamımızda bulundurmaktır.

Sonuç olarak sağlıklı ve dengeli beslenmeyi öğrenmek bizim elimizdedir. Bunun için diyetisyenlerden yardım almamız ömrümüz boyunca kendimize vereceğimiz en güzel hediyemiz, sağlıklı bir vücut için değmez mi?
dytbusragunes@gmail.com

Gerçek Diyetisyenler Sitesi Uzman Yazarı - Diyetisyen Büşra Güneş

Önerilen makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir