Günümüzde sık görülen hastalıkların başında geliyor kanser. Kanseri tetikleyen pek çok etmen var. Sigara tüketimi, yüksek miktarda vücuda kimyasal alımı, aşırı alkol tüketimi, sigara tüketimi, radyasyon, az posalı beslenme, aşırı yağ tüketimi, aşırı basit karbonhidrat tüketimi, genetik faktörler kanser riskini artıran etmenlerin birkaçı. Yapılan araştırmalara göre kanser oluşumuna neden olan etmenlerin başında beslenme hataları geliyor.
1. Kanser ve beslenme: Doğru beslenme ile riskleri azaltın
Genetik etmenleri değiştirmek elbette mümkün değil fakat doğru beslenme ile beslenme kaynaklı oluşabilecek kanser riskini azaltmak mümkün.
2. Kanser ve beslenme: Doğru karbonhidratları seçin
Karbonhidrat kaynakları; çay şekeri, bal, pekmez, tahıllar, ekmek, sebze, meyve ve kurubaklagillerdir. Sıkıntı basit karbonhidratları sık sık tükettiğimizde başlıyor. Aşırı şeker tüketiminin kanser ile ilişkisi pek çok çalışmayla ispatlanmıştır. Kanser hücreleri şekerle beslenen hücrelerdir. Aynı zamanda aşırı basit karbonhidrat tüketimi obezite ve insülin direncine yol açmakta bu sebeple kanser riskini artırmaktadır.
Doğru karbonhidratlar yani sebze, meyve, kuru baklagiller, kepeği ayrılmamış tahıllar posa içerdiğinden dolayı kanser riskini azalttığı görülmüştür. Unutmayalım günlük yeterli miktarda posa alımının bağırsak kanserlerine karşı koruyucu etkisi vardır.
3. Kanser ve beslenme: Yağ tüketiminize dikkat edin
Bütün besinler gibi yağında türü ve tüketim miktarı önemli. Kanserojen maddeler vücutta yağ içersinde birikir. Fazla yağ tükettiğimizde direkt olarak bu maddelerin vücudumuza girişini artırmış oluyoruz. Bazı çalışmalar ve deneylere göre fazla yağ tüketiminin kalın bağırsak, prostat, akciğer ve pankreas gibi kanserleri artırdığı gözlemlenmiştir. Omega 3 yağ asitleri ve zeytinyağı kansere karşı koruyucu etki yaparken. Ayçicek, mısırözü gibi yağların kanser riskini artırdığı gözlemlenmiştir.
4. Kanser ve beslenme: Kalori hesabı yaparken vitaminleri unutmayın
Vitaminler bizim olmazsa olmazımız. Her vitamin ayrı ayrı değerli ayrı ayrı faydalı. A, C, E vitaminleri antioksidandır ve kansere karşı koruyucu etkileri vardır. A vitamini sebze ve meyvelerde, C vitamini en çok kuşburnu, koyu yeşil yapraklı sebzeler, yeşil biber, turunçgil ve çilekte, E vitamini ise yağlı tohumlar fındık, fıstık gibi, tahıl ve kurubaklagiler de bulunur. D vitamininde kansere karşı koruyucu etkisi vardır. D vitamini besinlerde az miktarda bulunur ve biyoyararlılığı düşüktür. D vitaminin asıl kaynağı güneştir. Tabi güneş altında uzun süre kalınmamalıdır. Uzun süre kalındığında D vitamini etkisi kaybolur ve cilt kanseri riski artar.
5. Kanser ve beslenme: Besinleri pişirme ve saklamada bu hataları yapmayın
Besinlerin kızartılarak, tütsülenerek ve direkt ateşte pişirilmesi hem kanserojen maddelerin oluşumuna neden oluyor hem de vitamin kayıplarını artırıyor. Haşlama ve fırınlama yöntemiyle besinleri hazırlamak kanserojen madde oluşumunu en aza indirir. Yine kimyasal maddeler katılarak oluşturulan sosis, salam gibi besinlerin tüketimi de oldukça tehlikeli.
Besinlerin pişirilmesi kadar saklanması da önemli. Yanlış saklama koşulları yine kanserojen madde oluşumunu artırıyor. Mısır, bulgur, fındık, fıstık gibi besinlerin nemli ortamda bekletmesi küf oluşumuna neden olur ve kanser riskini artırır. Yine özellikle küflendirilip satılan küflü peynirlerde tüketilmemelidir.
Saklama kaplarına dikkat edilmeli. İlaç kutuları, deterjan kapları ve boyalı plastiklerde hiçbir besin muhafaza edilememelidir.
6. Kanser ve beslenme: Daha detaylı bilgi için mutlaka diyetisyeninize başvurun
- Alkol tüketimi abartılmamalıdır. 1-2 kadehle sınırlandırılmalıdır. Aşırı alkol tüketimi karaciğer kanseri riskini artırır.
- Aşırı kırmızı et tüketimi kanser riskini artırır.
- Sigaradan kesinlikle uzak durulmalıdır. Akciğer ve gırtlak kanserinin en önemli nedeni sigaradır.
- Tuz tüketiminde dikkatli olunmalıdır. Aşırı tuz tüketimi mide kanseri riskini artırır.
- Fiziksel aktivite her derdin devası. Bu yüzden günlük hareketinizi artırın.
- Kahve ve çay tüketiminin kanseri artırıp ya da azalttığına dair kesin bir çalışma bulunmamaktadır.
- İdeal vücut ağırlığına gelinmeli ve korunmalıdır.
- Öğünleriniz tüm besin gruplarını içermeli, dengeli olmalıdır.
Sağlığınız sizin elinizde. Bedeninizi iyi tanıyın, ona iyi bakın.
Sağlıklı Günler Dilerim.
[button-red url=”http://www.gercekdiyetisyenler.com/author/diyetisyen-merve-yucel/” target=”_blank” position=”left”]uzmanın tüm yazıları[/button-red][button-green url=”http://www.gercekdiyetisyenler.com/diyete-basla-internetten-online-diyet/” target=”_blank” position=”left”]diyetisyenden online diyet al[/button-green][button-brown url=”http://www.gercekdiyetisyenler.com/diyetisyene-sorunuz-mu-var/” target=”_blank” position=”left”]soru sor[/button-brown] |
Eğer siz de Gerçek Diyetisyenler Sitesi‘nde uzman yazar olmak istiyorsanız aşağıdaki bağlantıdan bize ulaşabilirsiniz:
[button-white url=”http://www.gercekdiyetisyenler.com/diyetisyen-yazar-ariyoruz/” target=”_blank” position=”center”]uzman yazarlık başvurusu yap[/button-white]